Üniversitemizde “KI und Recht” (Yapay Zekâ ve Hukuk) Konferansı Gerçekleştirildi

8–10 Ekim 2025 tarihleri arasında Üniversitemiz, “Yapay Zekâ ve Hukuk” başlıklı konferansa ev sahipliği yaptı. Almanya ve Türkiye’den önde gelen akademisyenlerin katıldığı etkinlikte, yapay zekânın hukuk sistemi üzerindeki etkileri çok yönlü bir bilimsel bakış açısıyla ele alındı. Açılış konuşmalarını Genel Koordinatörümüz Prof. Dr. Ferit Küçükay, Rektör Yardımcısı ve Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamide Özden Özkaya-Ferendeci ile Fakülte Koordinatörü Prof. Dr. Gerhard Seher gerçekleştirdi. Genel Koordinatörümüz Prof. Dr. Ferit Küçükay, açılış konuşmasında, teknolojik ilerlemenin artık yalnızca mühendisliğin değil, aynı zamanda hukuk ve etik alanlarının da konusu hâline geldiğini vurguladı. Otonom araçlarda karar verme süreçlerinden örneklerle, yapay zekânın insanın vicdanı ve değerleriyle kesiştiği noktaya dikkat çekti. Bu alandaki soruların ancak disiplinler arası bir yaklaşımla yanıtlanabileceğini ifade etti.

İlk gün, yapay zekânın kavramsal ve hukuki temelleri tartışıldı. Prof. Dr. Ali Gökhan Yavuz “Yapay Zekâ Nedir?” (Was ist Künstliche Intelligenz?) başlıklı sunumuyla kavramsal çerçeveyi çizdi. Ardından Prof. Dr. Bertram Lomfeld “Yapay Kişiler: ‘Yapay Zeka Haklarına’ İhtiyacımız Var mı?” (Künstliche Personen: Brauchen wir ‚Rechte der KI‘?) ve Prof. Dr. Gerhard Seher “Yapay Zeka Bir ‘Kişi’ Olabilir mi?” (Kann Künstliche Intelligenz eine ‚Person‘ sein?) başlıklı sunumlarıyla yapay zekânın hukuki statüsü ve kişilik tartışmalarına yeni bir boyut kazandırdılar. Kamu hukuku oturumunda ise Prof. Dr. Torben Ellerbrok “Yapay Zekânın İdari İşlemlerde Kullanımı – Bir Hata ve Sonuçları” (Die Verwendung Künstlicher Intelligenz beim Erlass von Verwaltungsakten – ein Fehler und seine Folgen), Assoc. Prof. Dr. Berke Özenç ise “Yapay Zekânın İfade Özgürlüğü ve Demokratik Süreçler Üzerindeki Etkileri” (Die Auswirkungen der Künstlichen Intelligenz auf die Meinungsfreiheit und demokratische Prozesse) başlıklı konuşmalarıyla önemli hukuki tartışmalara öncülük ettiler.

İkinci gün, “Yapay Zekâ ve Özel Hukuk” başlığı altında sözleşme, irade beyanı ve fikri mülkiyet konuları ele alındı. Prof. Dr. Olaf Muthorst, “Sözleşme Kurulumunda Üretken Yapay Zekânın Kullanımı” (Der Einsatz generativer KI beim Vertragsschluss) başlıklı sunumunda sözleşme hukukunda yapay zekânın rolünü tartıştı. Prof. Dr. Mesut Serdar Çekin, “Yapay Zekânın Hukuki İşlem Kuramı Üzerindeki Etkileri – ‘İrade Beyanı’ Kavramını Yeniden Düşünmeli miyiz?” (Auswirkungen der KI auf die Rechtsgeschäftslehre – müssen wir den Begriff der ‚Willenserklärung‘ überdenken?) başlıklı sunumuyla klasik hukuk teorilerini yeniden değerlendirdi. Prof. Dr. Koray Demir ise “Yapay Zekâ Eserleri İçin Fikri Mülkiyet Hukukunda Koruma Mümkün mü?” (Immaterialgüterrechtlicher Schutz für Schöpfungen der Künstlichen Intelligenz?) başlıklı konuşmasında fikri mülkiyet hukukundaki yeni tartışmalara öncülük etti. Gün, Dr. Hannes Henke’nin “Yapay Zekâ Kullanımında Sözleşme Dışı Sorumluluk” (Außervertragliche Haftung beim Einsatz von KI) başlıklı sunumuyla sona erdi.

Konferansın son günü ceza hukuku alanına ayrıldı. Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız “Yapay Zekânın Ceza Hukukî Sorumluluğunun Temelleri” (Die Grundlagen der strafrechtlichen Verantwortlichkeit der KI), Assoc. Prof. Dr. İsmail Çınar ise “Yapay Zekânın Cezai Sorumluluğuna Dair Pratikten Bazı Örnekler” (Einige bemerkenswerte Beispiele aus der Praxis zur Strafbarkeit der KI) sunumlarıyla konuyu teoriden uygulamaya taşıdı.

Konferans süresince yapılan tartışmalar, yapay zekânın hukuki değerlendirilmesine dair yeni bakış açıları kazandırdı. Etkinlik, hukuk ve teknoloji arasındaki iş birliğinin önemini vurgularken, yapay zekânın sadece teknik değil, aynı zamanda hukuki ve etik açıdan da önemli sorular doğurduğunu gösterdi. Bu konunun önümüzdeki dönemde bilimsel ve toplumsal tartışmaların merkezinde yer alacağı görülüyor.